|
Orjinal İsim: | Dancer in the Dark |
Yönetmen: | Anders Refn, Lars Von Trier, Robby Müller |
Senaryo: | Lars Von Trier |
Yapım: | 2000, İsviçre-Danimarka |
Tür: | Dram/Müzikal |
Oyuncular: Björk, Catherine Deneuve, David Morse , Peter Stormare, Joel Grey, Vincent Paterson |
|
Konusu:
10 yaşındaki oğlu Gene ile birlikte, karavanda yaşayan ve yalnız bir anne olan Selma Jezkova (Björk), bir Çek göçmenidir. Evlerini kapı komşuları olan yerel polis Bill (David Morse) ve karısı Linda'dan (Cara Seymour) kiralamıştır. Bill ve Linda, Selma ve Gene'e Amerika'ya geldiklerinden beri göz kulak olmaktadır.
Paslanmaz çelikten lavabolar üreten bir fabrikada çalışan Selma; kalıtsal bir hastalık yüzünden hızla görme yetisini kaybetmektedir ve oğlu Gene'nin de aynı kaderin kurbanı olmaması için onu ameliyat ettirebilmek için biriktirdiği parayı mutfakta gizli bir yerde saklar.
Akşamları Selma ve arkadaşı Kathy (Catherine Deneuve) "The Sound of Music" ("Neşeli Günler") müzikalinin amatör bir prodüksiyonu için prova yapar. Kathy, Selma'nın görme yetisinin onun dışarı yansıttığından çok daha kötü olduğundan şüphelenmektedir ve fabrikada çalışması için gerekli olan göz testini geçmeyi başarmasına çok şaşırır. Aslında Selma göz kontrolu için olan tabloyu kopyalamış ve hafızasına yerleştirmiştir. Çok az görmektedir ve her gün de daha kötüye gitmektedir.
Bir akşam Selma'nın komşusu Bill ona artık birikiminin tükendiğini, evini kaybedeceğini ve bunu onun özel bir gelir kaynağı olduğunu zanneden karısı Linda'ya söyleyemediğini itiraf eder. Selma da Bill'e kör olmakta olduğunu, ancak hiç değilse oğlu Gene'in ameliyat olabilmesi için neredeyse yeterli parayı biriktirdiğini söyler.
Fabrika'da, Selma'nın gittikçe kötüleşen görme yetisini saklaması oldukça zor hale gelmiştir. Makinaların çıkardığı ritim ve çelik lavaboların tıngırtıları sürekli olarak onun dikkatini dağıtır ve Selma, diğer çalışanlarla birlikte bir müzikalin içinde olduklarını hayal etmeye başlar. Ancak Selma'nın hayalgücü endüstriyel bir makine operatörü için tehlikelidir ve onun "devamsızlığı" ustabaşı Norman'ın (Jean-Mark Barr) gözünden kaçmaz.
Bill bir kez daha Selma'ya gider ve bu sefer ona karısına durumlarının kötü olduğunu itiraf edeceğini ve kendileri için en iyisini ümit etmekten başka seçeneği olmadığını söyler. Selma'nın karavanını terkediyormuş gibi yapar fakat bir köşeye saklanır ve Selma'yı gizlediği yere para koyarken izler.
Selma ve Kathy provalarına giderler fakat Selma artık Maria rolünü oynayamayacağının farkındadır. Sahnenin sonunu bile artık göremez. Yönetmen Samuel'e (Vincent Paterson) daha ufak bir rol oynamayı tercih edeceğini söyler. İşinde ise Norman, ona artık işi bırakması gerektiğini söyler ve son maaşını verir.
Selma fabrikadan ayrıldığında kendisine hayran olan Jeff tren yolu boyunca yürüyerek ona evine kadar eşlik eder. Gelmekte olan bir tren neredeyse Selma'ya çarpacaktır ve böylece Jeff, Selma'nın göremediğini farkeder. Selma ise trende çalışanların kendi müzikalinde rol aldıklarını hayal ederek "I've seen it all" parçasını söylemeye başlar. Eve varınca son ödemesini de biriktirdiklerine eklemek üzere parasını sakladığı yere gider. Kutu boştur.
Selma parasını onun aldığını bilerek Bill'e gider. Bill hırsızlığı ve söylediği yalanları itiraf eder ancak yine de Selma'ya parayı vermeyi reddeder. Aralarında bir mücadele başlar ve Bill yaralanır. Bu arada Linda polise giderek Selma'yı hırsızlıkla suçlar. Sonuçta Bill yerine suçlu bulunan Selma olur. Kendini savunmak için ortaya sürdüğü hiç bir şey kabul edilmez ve Selma idama mahkum edilir fakat bu arada kafasında yarattığı hayali babası yaşlı müzikal komedi yıldızı Olrich Novy'nin (Joel Grey) hakimin koltuğu üzerinde tap dansı yaptığı bir sahne yaratır.
Zaman geldiğinde iyi kalpli gardiyan Brenda (Siobhan Fallon) Selma'nın son yürüyüşünü gurur içinde yapmasına yardım eder. Selma korkudan paralize olmuştur fakat Brenda'nın ayak sesleri, idama giderken attığı 107 adım boyunca kendi müzikalinin final sahnesini oluşturması için gereken ritmi sağlar.
|
|
|